HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin kümelenme toplantısında gündemi değerlendirdi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) HDP’nin başvurusunu reddetmesinin ardından konuşan Buldan, “Anayasa Mahkemesi başvurumuzu reddetti. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı saray baskısı altında aldığını çok iyi biliyoruz. AKP-MHP kumpas ittifakı hazırlanıyor. Anayasa Mahkemesi’nin desteğiyle seçim sürecine siyasi müdahalede bulunulmasını istedi.Bu nedenle kapatma davasına hazine bulmuşçasına sahip çıktıklarını hep birlikte gördük.”
Buldan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle oldu:
TAM BİR TEZGAH!: Bir günde derin tanıklar buldular. Gizli tanıkla uzaktan yakından ilgili olmayan, tamamen komploya dayalı 100 sayfalık bir ifade oluşturdular. Bunu ışık hızıyla AYM’ye servis ettiler. Hukukun temel ilkelerine uygun hareket etmesi gereken Anayasa Mahkemesi, zımni tanığın yalan beyanlarına dayanarak HDP’nin Hazine yardımını da engelledi. Tam bir tezgah! Tamamen organize! Tam bir aldatmaca! Seçim kampanyasında savcıları, hakimleri, kolluk kuvvetlerini, valileri, imamları, bürokratları Truva atı gibi kullanan AKP-MHP bunlarla yetinmemeli, meçhul tanıkları da seçim kampanyasına kattığını görüyoruz. AYM’nin kayyum sıfatıyla hareket eden küçük ortağı da şunu bilmelidir ki; siyasetiniz çökecek, HDP güçlenerek yoluna devam edecek. HDP sandığınız gibi küçük bir lokma değil. Bir an önce boğazınızda kalacak lokmayla uğraşmayı bırakın. Bizi asla kendinizle kıyaslamayın. HDP’nin emek geleneği ve Kürt halkı tarih boyunca o kadar çok oyun ve tuzak gördü ki, oyunlarınıza yabancı değiller.
OYLARINIZ ZOR GÜN GÜN : HDP’siz bir seçim sürecini tasarlayanlar bilsinler ki sizin tasarımlarınız çöp olacak. Bitireceksin, siyasi olarak yok edileceksin. Her geçen gün oylarınızın düştüğünü sandıklarda görüyoruz. Sandıklarda bu erime mum gibi eriyecektir. Alınlarına kazıdıkları Kürt düşmanlığı gerçeğine ileride değinilecektir. Hileli hasarla oynamaya devam edebilirsiniz. Ama bu satrançta HDP’nin büyük ataklarına karşı mat olacaksınız.
İMRALI HUKUKUN SIFIR NOKTASIDIR: AKP-MHP ittifakının seçim kampanyasının ilk ayağını siyasi komplolar oluşturuyor. Diğer ayağı ise savaş politikalarıdır. Mart ayı başında kesinleşen seçim kararının ardından Suriye’ye karşı yeni bir operasyon başlatmaya hazırlandıkları artık bir sır değil. Çünkü artık seçim meydanlarında halka verecekleri bir sözleri kalmadı. Toplumda yarattıkları açlığı ve yoksulluğu savaş siyasetiyle örtmek istediklerini biliyoruz. Tüm kamuoyu ve muhalefet bu gerçeğin farkında olmalıdır. Türkiye’de kurulacak sandıkların kampanyasını Suriye üzerinden yürütmeye hazırlanan bir hükümet ve ortağıyla karşı karşıyayız. Bu, izolasyon politikasına her zaman dikkat çekmemizin değerli bir nedenidir. İmralı’da Sayın Öcalan’a karşı geliştirilen ve dalga dalga tüm ülkeye yayılan bir hukuksuzluk sistemi kurduklarını hep birlikte görüyoruz. Tabii sorun sadece İmralı değil, tüm ülke. Bütün Türkiye halkları. Tüm toplumu kuşatan karanlık sistemi İmralı tecridi üzerinden yürüttüklerinin hepimiz farkındayız. Ankara’da hukuk ve Anayasa askıya alındı, askıya alındı. Özgün İmralı sistemiyle yürürlüğe giren özel bir kanun ve özel bir Anayasa ile ülkeyi yönettiklerinin farkındayız. İmralı hukukun sıfır noktasıdır.
SAVAŞ İSTEMİYORUZ : Suriye’den Beştepe’deki Saray’a güç tüneli yapmak isteyen bu savaş lobisinin oyunları karşısında herkesin duyarlı ve uyanık olması gerekiyor. Özellikle seçimlerin ve sandıkların güvenliği için iktidarın kumpaslarına karşı demokratik ittifak tarihi bir değere sahiptir. Bu seçimleri iktidar bloğunun değil, demokratik güçlerin egemen olduğu bir yere dönüştürmeliyiz. Bu ülkede veya komşu ülkelerin topraklarında savaş istemiyoruz. Bu ülkenin koltuk savaşında heba edilecek gençliği ve ekonomik kaynakları yok. Buradan tüm demokratik kamuoyuna ve vatandaşlarımıza sesleniyorum; Her gün yeni paketlerle, vergi aflarıyla, hayal tüccarlarıyla halkın karşısına çıkan bu ülkeye, bu iktidarın sunabileceği bir tahlil yok.
Adaylığı yasa dışı: Anayasa’ya göre üçüncü kez aday olamazsın Erdoğan. Yapamazsın! Bu çok net ve kesin. Adaylığı yasa dışıdır. Burada tarihe bir not düşmek istiyorum; Türkiye halkları bilmeli ve görmelidir ki, aday olursa karşımıza illegal bir aday çıkacaktır. Ama Anayasa’yı önemsemeyecekleri açık. AKP Genel Başkanı yeniden aday olabilmek için “2018’de kronometre sıfırlandı” dedi. 2018’den önce yaptığı başkanlığı yok saydı. Bu çok net ifade ediliyor. Sayılmaz diyor. Böylece kendini sıfırlar. Sıfırlama konusunda usta olduklarını biliyoruz. Bugünkü Erdoğan, 2018 öncesi cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üzerini kalemle çizdi. Kendi cumhurbaşkanlığını tanımazsa halk sizi hiç tanımaz, bunu bir kez daha konuşuyoruz. Sıfırlamak için de kendinizi bu kadar yormanıza gerek yok diyorum, halk esasen sizi sandıkta sıfırlar. Ve Anayasa’yı sağa sola esneterek aday olacaksanız bu işten vazgeçin çünkü halkın iradesini sandıkta asla esnetemeyeceksiniz. Başkan olmayacaksın, halk sana sandıkta izin vermeyecek. Hukuku hiçe sayan halkın imkanlarıyla kendine bir imparatorluk kurmak isteyen bu güce karşı durmak tarihi bir sorumluluktur. Ekmeği çalınan vatandaşlarımızın her biri birlik olursa ortak bir yolda buluşursak bu gidişatı tersine çevirmek mümkündür. ‘Yeter artık’ sesini öyle bir çalkalayalım ki sarayın koltukları titresin. (HABER MERKEZİ)
